Medline Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Selva Oturakçıibogil, yaşlılık sebebiyle ortaya çıkan hastalıkların geciktirilmesi, önlenmesi ve tedavi edilmesi açısından beslenmenin önemli bir etken olduğunu ifade ederek, “Bu yaş grubunda oldukça sık görülen şişmanlık, diyabet, kalp-damar hastalıkları, osteoporoz, felç, iskelet ve kas sistemi hastalıklarında bilinçsiz beslenme önemli bir risk faktörüdür” dedi.
Oturakçıibogil, yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü tarafından 65 yaş ve üzeri grup olarak tanımlanan yaşlı nüfusun hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yılda yaklaşık yüzde 5 oranında bir artış gösterdiğine dikkat çekerek, “Ülkemizde ise 65 yaş ve üzerinde 4 milyon kişinin yaşadığı düşünülüyor. Bu yaşlı nüfusta hastalıkların görülme sıklığı ise giderek yükseliyor. Her yaşta olduğu gibi bu yaş grubunda da yeterli ve dengeli beslenme sağlığın korunması için büyük önem kazanıyor” dedi.
Yaşlılık dönemindeki beslenme sorunları kendi başına bir sağlık problemi olarak ortaya çıkabildiği gibi kronik hastalıkların altında yatan önemli nedenlerden biri olarak da görüldüğünü belirten Oturakçıibogil, gençlik ve yetişkinlik dönemindeki yanlış ve kötü beslenme ile sağlıksız yaşam tarzının özellikle yaşlılık döneminde sorunlara yol açarak başkalarına olan bağımlılığı artırdığını ifade etti.
Oturakçıibogil, yaşlılık sebebiyle ortaya çıkan hastalıkların geciktirilmesi, önlenmesi ve tedavi edilmesinde beslenmenin önemli olduğunu belirtti.
Hastalıklara davetiye çıkartıyor
Yaşlılık döneminde yetersiz beslenme sorunlarının yaşanmasının altında yatan temel nedenleri “Diş sorunları, tat ve koku alma duyusunun azalması, engellilik durumu ve hareket kısıtlılığı, hastalıklar (kanser, diyabet, inme vb.), beslenme ile ilgili bilgi düzeyinde yetersizlik, sosyal izolasyon ve yalnızlık, ekonomik problemler, yemek hazırlama kapasitesinin olmaması, zihin bulanıklığı, depresyon, anksiyete ve bunama” olarak sayan Dyt. Selva Oturakçıibogil, “Yaşlılık sebebiyle ortaya çıkan hastalıkların geciktirilmesi, önlenmesi ve tedavi edilmesi açısından beslenme önemli bir etkendir. Bu yaş grubunda oldukça sık görülen şişmanlık, diyabet, kalp-damar hastalıkları, osteoporoz, felç, iskelet ve kas sistemi hastalıklarında bilinçsiz beslenme önemli bir risk faktörüdür” dedi.
Kişiye özel beslenme planlanmalı
65 yaş üzerindeki kişilerde yoğun olarak görülen ve ölümlere yol açan, beyin kanamaları, böbrek hastalıkları, inme ve yüksek tansiyondan korunmak için özel diyet programları uygulanması gerektiğini söyleyen Oturakçıibogil, “Yaşlıların besin ihtiyacı erişkin ve genç bireylerden farklılıklar gösterir. Bu nedenle yaşlılık dönemindeki beslenmenin kişiye özel bir şekilde planlanması gerekir” diye konuştu.
Dyt. Selva Oturakçıibogil, sağlıklı bir yaşlılık dönemi için yapılması gerekenleri sıraladı:
“Öğün atlamayın. Öğünlerinizin sayısını artırın. Öğünlerinize sebze ve hafif yiyeceklerle başlayın. Öğünlerinizde besin çeşitliliğine önem verin. Yeterli miktarda protein ve karbonhidrat tüketin. Doymuş yağ tüketiminden kaçının. Meyve ve sebze tüketimini artırın. Şeker tüketimi azaltın. Posalı gıda tüketimi artırın. Yeterli miktarda su ve sıvı gıdalar tüketin. Sofrada kalsiyum içeriği yüksek besinlere yer açın. Aşırı sodyum ve tuz tüketiminden kaçının. Sigaradan uzak durun. Beslenme konusundaki bilgilerinizi güncelleyin. Bu konuda topluma yönelik hazırlanmış, bilimsel olarak kanıtlanmış bilgilerden yararlanın. Yaşamdan zevk almak için elinizden geleni yapmaya özen gösterin; beslenmenin de bu zevkin bir parçası olduğunu unutmayın.”
IHA