Suudi Arabistan’ın İsrail ile Normalleşme Konusundaki Tavrı
Eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde başlayan İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki normalleşme süreci, Suudi Arabistan ile devam edeceği konuşuluyordu. Ancak Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın açıklamasıyla, ülkenin bağımsız Filistin devletinin kurulması için çalışmaya devam edeceği ve bağımsız Filistin devleti kurulmadan İsrail ile diplomatik ilişki kurulmayacağı net bir şekilde ifade edildi.
İbrahimi Anlaşmaları ve Değişen Dinamikler
İbrahimi Anlaşmaları kapsamında İsrail ile normalleşme adımlarının Suudi Arabistan’ın açıklamalarıyla sekteye uğradığı görülüyor. Suudi Arabistan’ın bu tavrı, bölgedeki diğer ülkeleri de etkileyerek normalleşme sürecinde geri adım atmalarına neden olabilir. Veliaht Prens’in açıklamaları ayrıca ABD’nin İsrail ile Suudi Arabistan arasında bir normalleşme anlaşmasına varma umutlarını da suya düşürmüş durumda.
Trump ve Biden Dönemleri Arasındaki Farklar
Eski ABD Başkanı Trump’ın İsrail’e verdiği destekle başlayan normalleşme süreci, Biden döneminde farklı bir seyir izlemektedir. Biden yönetimi, İsrail ile normalleşme karşılığında Suudi Arabistan’ın taleplerini karşılamak durumunda. Bu talepler arasında nükleer enerji ve güvenlik anlaşmaları gibi konular da bulunuyor. Ancak İbrahimi Anlaşmaları’nın sona ermediği ve Suudi Arabistan’ın Filistin meselesindeki tavrının önemli olduğu vurgulanıyor.
Diğer Ülkeler Üzerindeki Etkisi
Suudi Arabistan’ın bölgedeki önemli aktörlerden biri olması, İsrail ile normalleşme sürecinde etkisi büyük bir rol oynamaktadır. Bu durum, diğer ülkelerin de normalleşme konusundaki adımlarını etkileyebilir. Örneğin, Umman’ın normalleşmeden uzaklaşması, Suudi Arabistan’ın tavrının diğer ülkeler üzerindeki etkisini göstermektedir.