Nefes alma, horlama, yorgun uyanma, burun kanamaları ve faranjit gibi şikâyetlerin altında yatan asıl sebebin burun kemiği eğriliği olabileceğini belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Deniz Dilek, bu sorunun tedavisi ile ilgili bilgi verdi.
Kıkırdak ve kemikten oluşan, burnu ortadan ikiye ayıran ve septum adını alan yapının orta hattan kaymasıyla kendini gösteren ve çoğu zaman burun tıkanıklığına neden olan durum, septum deviasyonu yani burun kemiği eğriliği adını alıyor. Bu durumun nedenleriyle ilgili açıklamalarda bulunan Op. Dr. Deniz Dilek, “Burun tıkanıklığına neden olan bu hastalık iki türlü oluşur, birincisi genetik faktörler ikincisi ise özellikle gelişim çağında alınan darbeler geçirilen kazalar genellikle temel nedenler olmaktadırlar” ifadelerini kullandı.
Burun kemiği eğriliği üst solunum yolu enfeksiyonlarına sebep olabiliyor
Burun kemiği eğriliği belirtilerine ilişkin ilk olarak burnun tek veya çift taraflı olarak tıkalı olması ifadesini kullanan Op. Dr. Dilek, kendini gösteren diğer belirtileri ise ses kalitesinde azalma, genizden konuşma, sık sinüzit atakları, horlama, apne, yorgun uyanma, uyku kalitesinde azalma, tekrarlayan burun kanamaları, tekrarlayan faranjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları, orta kulak sıvı birikimi şeklinde sıraladı. Burun kemik eğriliğinin günlük yaşamı aksattığını söyleyen Dilek, “Uyku kalitesinde azalmaya bağlı gündüz uyuklamaları ve konsantrasyon güçlüğü. Tekrarlayan sinüs, ortak kulak ve üst solunum yolu enfeksiyonları gibi hadiselere yol açabilmektedir” şeklinde konuştu.
Basit bir muayene ile tanı konulabiliyor
Tanı süreci hakkında da bilgiler veren Dilek, “Tanı çoğunlukla basit bir kulak burun boğaz hekimi muayenesi ile konulmaktadır. Rinoskopi ile doğrudan bakıda eğrilikleri tespit edebildiğimiz gibi endoskopi ile de arka yerleşimli deviasyonları daha rahat tespit etmekteyiz. Tanıda kesin gerekli olmamakla beraber tomografi net olarak patolojiyi ortaya koyan radyolojik görüntüleme yöntemidir” dedi.
Tedavide tek yol cerrahi müdahale
Bu durumun tedavi yöntemine ilişkin tek yolun cerrahi müdahale olduğunu belirten Dilek, “Septum deviasyonunun tek tedavi yöntemi cerrahidir. Ameliyatı lokal ya da genel anestezi altında olmak üzere iki türlü de yapabiliyoruz. Hasta konforu açısından çoğunlukla genel anestezi tercih edilmektedir. Ameliyat ortalama 30 dakika sürmektedir, burun dış yüzeyinde herhangi bir kesi olmaz, burun içinden tek taraflı küçük bir kesiden havayolu pasajını tıkayan kıkırdak ve/veya kemik eğriliğine ulaşılır, eğri kısım onarıldıktan sonra kesi hattı kapatılır. Bu ameliyattan sonra çoğunlukla son teknoloji içinde hava kanalları olan silikon tamponlar kullanmaktayız. Bu tamponların hem hava almayı mümkün kılması hem de çıkarılırken ağrılı olmaması büyük avantaj sağlamaktadır. Yine bu ameliyattan sonra burun şeklinde herhangi bir değişiklik olmamaktadır. Burunda morarma şişme gibi durumlar da olmamaktadır. Ameliyat sonrasında ise üçüncü günün bitiminde silikon tampon alındıktan sonra kişi normal hayatına devam edebilmektedir yaklaşık 2 ay kadar buruna serum fizyolojik ile yıkama önermekteyiz. Burun eğrilikleri bir kere düzeltildikten sonra tekrarlamaz” ifadelerini kullandı.
IHA