Türkiye’nin ilk nükleer güç santrali projesinin yapımına Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom tarafından Mersin’in Gülnar ilçesinde devam ediliyor.
20 milyar dolarlık yatırım bedeliyle cumhuriyet tarihinin Türkiye’ye tek kalemde yapılan en büyük yatırımı olma özelliği taşıyan Akkuyu NGS, yüzde 80’i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan 25 bin kişiye istihdam sağlıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu’na göre de şu anda Akkuyu Projesi Mersin’in en büyük işvereni. Projede sadece geçen yıl santralin inşa edildiği Gülnar’dan 600’den fazla kişi istihdam edildi.
550 bin parçadan oluşacak NGS’de inşaat, elektrik-elektronik, makine ve imalat sanayi ile bunların alt dallarıyla pek çok sektör iş yapıyor. Akkuyu NGS Projesi’ne malzeme, ekipman ve hizmet sağlayan ve çeşitli çalışmalar yürüten yüzlerce Türk şirketi bulunuyor. Projede 6,5 milyar dolarlık yerelleştirme hedefi bulunuyor. Türk tedarikçilere verilen sipariş hacmi ise şimdiden 3.2 milyar dolara ulaşmış durumda.
Geçtiğimiz günlerde dördüncü ünitenin temelinin atılmasıyla dünyanın en büyük inşaat sahası haline gelen projede, birinci ünitenin kor tutucu, reaktör basınç kabı, buhar jeneratörleri ve ana sirkülasyon pompa ünitelerinin montajı tamamlandı. İkinci ve üçüncü ünitelerin de kor tutucularının montajı yapıldı. İkinci ünitenin iç koruma kabının üçüncü katmanı yerleştirildi. Üçüncü ünitenin de reaktör binası ve türbin binasının temel döşemelerinin güçlendirilmesi tamamlanırken, türbin binasının ve reaktör binasının temeline beton döküldü. Akkuyu NGS’nin ilk ünitesinin Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılında, yani 2023 yılında devreye girmesi planlanıyor.
Akkuyu NGS onların ellerinde yükseliyor
Geçtiğimiz günlerde ana yüklenici şirketinin değişiminin ardından bu görevi üstlenen TSM Enerji ile projede görev alan Türk şirketleri arasında yeni sözleşmelerin imza süreci de kesintisiz devam ediyor. Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdürü Anastasia Zoteeva, inşaat sahasından yaptığı videolu açıklamada, projede görev alan Akkuyu NGS sahasında çalışan tüm Türk yüklenicilerle sözleşme imzalanmaya başladığını açıklamıştı. Zoteeva, “Projedeki tüm Türk taşeronlarımızla görüştük ve hepsi de bizimle çalışmayı kabul etti. Şu andan itibaren daha yoğun çalışmamız gerekecek” ifadelerini kullanmıştı.
Zoteeva, projede görev alan tüm çalışanların haklarını koruyacaklarını kaydederek, Türk çalışanlarına da şu sözlerle seslenmişti: “Sahada çalışan tüm çalışma arkadaşlarımızın güvenliğinin sağlanması ve onlara karşı yükümlülüklerin koşulsuz olarak yerine getirilmesi bizim teminatımız altındadır. Ve onların haklarının asla zarar görmemesi ve korunması konusunun her zaman takibinde olacağız.”
“Kesintisiz çalışmaya devam ediyoruz”
“Başaracağız ve Akkuyu NGS’nin ilk ünitesini 2023 yılında tamamlayacağız” diyen Zoteeva’nın ardından Akkuyu şantiyesinde görev alan Türk şirketlerinin çalışanları da sahadan mesaj gönderdi. Santralde türbinden alınan suyun denize iletilmesini sağlayan hidroteknik yapılar bölümünde çalışmalar yürüten Sayın İnşaat Yapı Müdürü Umutcan Doğan, “Gece ve gündüz vardiyası olmak üzere kesintisiz çalışmaya devam ediyoruz. Türk ve Rus alt taşeronlarımız ile sıkıntısız bir süreç yürütüyoruz” dedi. Akkuyu NGS’de çalışmanın kendileri için önemli bir tecrübe olduğuna işaret eden Doğan,
“Tamamlandığında ülkemiz için muhteşem bir enerji kaynağına dönüşecek. Reaktör tamamlanıncaya kadar işimizin başındayız. Rus ve Türk paydaşlarımız ile projeyi hep birlikte başarılı bir şekilde yürüteceğiz” diye konuştu.
“Türkiye’nin ihtiyacı olan bu projeyi yetiştireceğiz”
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde dokuzuncu bölgede UEH eğitim binasının tüm işlerini yapan Malta Yapı’da Proje Müdürü olarak çalışan Murat Doğan ise şöyle konuştu: “Şu anda 137 kişi çalışıyoruz. Ay sonuna kadar 300 kişi ile çalışmaya devam edeceğiz. 137 kişinin şu anda yüzde 99’u Türk çalışanlardan oluşuyor. Diğer arkadaşlarımız ise yurt dışından gelen arkadaşlarımız ile personellerden oluşmaktadır. 300 kişiye ulaştığımız zaman da bu denge değişmeyecektir. Türkiye’nin ihtiyacı olan bu projeye katkı sunmaya devam edeceğiz. Dolayısıyla yoğun çalışmamız ve yoğun tempomuz devam ediyor. Bu şekilde Türkiye’nin ihtiyacı bu projeyi yetiştireceğiz.”
“Türkiye için iyi bir kazanım olacak”
Akkuyu NGS’de reaktör ve türbinlere soğutma ve kullanım suyu sağlayacak olan pompa istasyonlarından iki tanesini yaptıklarını aktaran Aydıner İnşaat’tan Rıfkı Töremez de “Sosyal sigortası yapılmış bin 750 kişi mevcudumuz var. Bin 750 kişi içerisinde 25 tane yabancı uyruklu çalışanımız var. Yeterli mobilizasyon sağlar sağlamaz biz sahada çalışmaya başladık. Sözleşme esnasında vermiş olduğumuz iş programı dahilinde yoğun bir şekilde devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. Akkuyu NGS’nin Türkiye’nin nükleer santral terbiyesi ve kalitesinin getirilmesi açısından önemli bir proje olduğuna işaret eden Aydıner, “Daha önce Türkiye’de yapılmış olan başka herhangi bir nükleer tesis yok. Bu tesisle beraber, nükleer tesis standart ve kontrol bilgilerini de aynı zamanda edinmiş oluyoruz. Bu bilgiler ilerde geliştirilerek Türkiye için iyi bir kazanım olacak” ifadelerini kullandı.
“Teknik personelin yüzde 70’i Türk”
Yazılı ve görsel basında Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili yayınlanan haberleri takip ettiklerini belirten Serban İnşaat Şantiye Şefi Mert Keşap da “Yoğun tempoda iki vardiya olarak çalışıyoruz. İnternet ortamında yazılı ve görsel basında “sadece yabancı personel çalışıyor, Türk teknik personel veya Türk personel çalışmıyor” gibi ifadeleri biz de görüyoruz. Gördüğünüz üzere teknik personelimizin yüzde 70’i Türk, çalışan işçilerimizin hepsi Türk personeldir” şeklinde konuştu.
Türkiye’ye 50 milyar dolarlık katkı
Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu tek başına karşılayacak proje, her biri 1200 Megawatt güç kapasitesine sahip 4 reaktörden oluşacak santralde, yıllık ortalama 35 milyar kilovatsaat elektrik üretilecek. Akkuyu’nun üreteceği bu elektrik Ankara ve İzmir’in toplam elektrik talebine ya da İstanbul’un elektrik talebinin yüzde 90’ına denk geliyor.
20 milyar dolarlık yatırımla kurulan nükleer güç santralinin tüm yaşam döngüsü boyunca Türkiye’de gayrisafi yurt içi hasılaya tahmini katkısının yaklaşık 50 milyar dolar olması öngörülüyor. Türkiye ve Rusya arasındaki “Hükümetlerarası Anlaşma” uyarınca bugüne kadar Rusya’ya nükleer uzmanlık eğitimine 317 öğrenci gönderildi. Eğitimlerini tamamlayan 246 Türk mühendis ise Akkuyu’da görev yapıyor.
IHA